4- Malın Uçte Birinden
Fazlasını Vasiyet Etmek Caiz Değildir, Malın üçte Birini Varis Olmayanlara
Vasiyet Etmek
1. Sa'd b. Ebi Vakkas
- - (-)
16450 (1)- Humeyd b.
Abdirrahman el-Himyeri, Sa'd'ın çocuklarının üçünden, onlar da Sa'd'dan
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke'deyken hasta olan
Sa'd'ı ziyaret edince, Sa'd şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü! Sa'd b. Havle
gibi, kendisinden hicret ettiğim yerde vefat etmekten korktum. Allah'ın bana
şifa vermesi için dua et." Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Allahım! Sa'd'a şifa ver, Allahım! Sa'd'a şifa ver, Allahım! Sa'd'a şifa
ver'' diye dua etti. Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü! Çok malım var ve varis
olarak sadece bir kızım var, bütün malımı vasiyet edeyim mi?" diye
sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır'' cevabını
verdi. Sa'd: "üçte ikisini vasiyet edeyim mi?" diye sorunca, Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır'' cevabını verdi. Sa'd:
"Yarısını vasiyet edeyim mi?" diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yine: "Hayır" cevabını verdi. Sa'd: "üçte
birini vasiyet edeyim mi?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "üçte birı üçte bir de çoktur. Malından kendin için harcadığın
sadakadır. Çocuklarına harcadığın sadakadır. Ailene harcadığın sadakadır.
Aileni mal ile bırakman yahut geçimle, dedi- onları insanlara avuç açıp dilenir
bırakmandan daha hayırlıdır" buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari,
el-Edebu'l-müfred'de (520) ve Müslim (2/9) rivayet ettiler.
16451 (2)- Aişe binti
Sa'd der ki: (Babam) Sa'd şöyle dedi: Mekke'de hastalandığım zaman Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni ziyaret edince: "Ey Allah'ın Resulü!
Çok malım var ve varis olarak sadece bir kızım var, malımın üçte ikisini
vasiyet edip, üçte birini kızıma bırakayım mı?" diye sordum. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır" cevabını verince:
"Yarısını vasiyet
edip yarısını da ona bırakayım mı?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yine: "Hayır" cevabını verdi. Ben: "üçte
birini vasiyet edip ona üçte ikisini bırakayım mı?" diye sordum. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç defa: "üçte birı üçte bir de çoktur"
buyurup elini alnına koyup yüzümü, göğsümü ve karnımı sıvazladı, sonra:
"Allahım! Sa'd'a şifa ver ve hicretini tamamla"buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(5659), Ebu Davud (3104) ve Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (7462, 6284) rivayet
ettiler.
16452 (3)- Urve,
Sa'd'dan bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta olan
Sa'd'ın yanına girince, Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü! Bütün malımı vasiyet
edeyim mi?" diye sordu. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır''
cevabını verince, Sa'd: "Yarısını" diye sordu. Resuıullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verince, Sa'd: "üçte birini?"
diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''üçte birı
üçte bir de çoktur'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai
(6/243) rivayet etti.
16453 (4)- Amir b. Sa'd ya
da Sa'd'ın ailesinden biri bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Mekke'deyken hasta olan Sa'd'ın yanına girince, Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü!
Bütün malımı vasiyet edeyim mi?" diye sordu. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verince, Sa'd: "Yarısını?" diye sordu.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verince, Sa'd:
"üçte birini?" diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Üçte bir,
üçte bir de büyüktür -veya- çoktur. Varisini zengın bırakmanı insanlara avuç
açacak durumda muhtaç bırakmandan daha hayırlıdır. Ailene harcadığın her
nafakaya sevap alırsın. Hatta hanımının ağzına kaldırdığın lokmaya bile. '' O
zaman Sa'd'ın sadece bir kızı vardı. Sa'd, hicretten bahsedince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah, Afra'nın oğluna merhamet etsin. Umulur
ki Allah ömrünü uzatır da bazıları senden faydalanırı bazılarıysa zarar görür''
buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai
(6/242) rivayet etti.
16454 (5)- Muhammed b.
Sa'd, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Mekke'deyken hasta olan Sa'd'ın yanına girince, Sa'd: "Sadece bir kızım
var. Bütün malımı vasiyet edeyim mi?" diye sordu. Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verince, Sa'd: "Yarısını vasiyet
edeyim mi?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını verince, Sa'd: "üçte birini vasiyiyet edeyim mi?"
diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Üçte birı
üçte bir de büyüktür'' cevabını verdi.
[Sahih]
16455 (6)- Bu hadis
başka bir kanalla Sa'd'dan nakledilmiştir ancak farklı olarak ''....Üçte bir de
büyüktür'' yerine, ''... Üçte bir de çoktur'' ibaresi vardır.
[Sahih]
16456 (7)- Amir b, Sa'd,
babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke'deyken
hasta olan Sa'd'ı ziyaret etti. Sa'd, kendisinden hicret ettiği Mekke'de vefat
etmekten korkuyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah,
Afra'nın oğluna merhamet etsin. Allah Afra'nın oğluna merhamet etsin'' diye dua
etti. Sa'd'ın sadece bir kızı vardı. Sa'd: "Ey Allah'ın Resülü! Bütün
malımı vasiyet edeyim mi?" diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Sa'd: "Yarısını" diye sorunca,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Sa'd:
"üçte birini?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: ''Üçte birı üçte bir de çoktur. Varislerini zengin bırakmanı
insanlara avuç açacak durumda muhtaç bırakmandan daha hayırlıdır. Harcadığın
her nafakaya sevap alırsın. Hatta hanımının ağzına kaldırdığın lokmaya bile.
Umulur ki Allah ömrünü uzatır da bazıları senden faydalanır, bazılarıysa zarar
görür.''
[Sahih]
16457 (8)- Sa'd der ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) malın üçte birinin vasiyet edilmesi sünnetini
bende başlattı. Hastayken beni ziyaret etti ve:
''Vasiyet ettin mi?''
diye sordu. Ben: "Evet. Bütün malımı fakirlere, miskinlere ve yolda
kalmışlara vasiyet ettim" cevabını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Böyle yapma'' buyurdu. Ben: "Varislerim zengindir"
deyip: "üçte ikisini vasiyet edeyim mi?" diye sordum. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verince: "Yansını?"
diye sordum. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını
verince: "üçte birini?" diye sordum. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Üçte birı üçte bir de çoktur'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizi
(975) ve Nesai (6/243) rivayet ettiler.
16458 (9)- Amir b. Sa'd
b. Ebi Vakkas, babasından bildiriyor: Veda haccında Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile beraberdim. Hastalanıp ölecek duruma geldim. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni ziyaret edince: "Ey Allalh'ın Resulü!
Çok malım var ve bir kızdan başka varisim yoktur.
Malımın üçte ikisini
vasiyet edeyim mi?" diye sordum. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını verdi. Ben: "Yarısını?" diye sorunca, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Ben: "üçte
birini?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Üçte birı üçte bir de çoktur. Ey Said! VarisIerini zengin bırakmanı
insanlara avuç açacak durumda muhtaç bırakmandan daha hayırlıdır. Ey Said! Alah
rızası için harcadığın her nafakaya sevap alırsın. Hatta hanımının ağzına
götürdüğün lokmaya bile. '' Ben:
"Ey Allah'ın
Resulü! Arkadaşlarımdan geri mi kalacağım (Onlar Medine'ye gidecek ben burada
ölüp yalnız mı kalacağım)?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: ''Hayır sen burada kalmayacaksın. Allah rızası için
güzel işler yaparak dereceni yükselteceksin. Umulur ki daha çok yaşayacak,
bazılarına (müminIere) fayda, bazılarına da zarar vereceksin. Allahım!
Ashabımın hicretini tamamla ve onları gerisin geriye çevirme. Acınacak durumda
olan Said b. Havleldir.'' Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Sa'd b.
Havle'nin Mekke'de ölmesine üzülüyordu.
[Sahih]
16459 (10)- Amir b. Sa'd
b. Ebi Vakkas, babasından bildiriyor: Fetih yılı Mekke'de hastalanıp ölecek
duruma geldim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni ziyaret edince:
"Ey Allah'ın Resulü! Çok malım var ve kızımdan başka varisim yoktur.
Malımın üçte ikisini -Süfyan bir defasında: "Malımın tamamını" demiştir-
sadaka vereyim mi? " diye sordum. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını verince ben: "Malımın üçte ikisini sadaka vereyim mi?
" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır''
cevabını verince ben: "Yarısını" diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Ben: "üçte birini?" diye
sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Üçte birı
üçte bir de çoktur. Varislerini zengin bırakmanı insanlara avuç açacak durumda
muhtaç bırakmandan daha hayırlıdır. Harcadığın her nafakaya sevap alırsın.
Hatta hanımının ağzına kaldırdığın lokmaya bile. '' Ben: "Ey Allah'ın
Resulü! Hicretimden geri mi kalacağım?" diye sordum. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Hayır sen benden geri
kalmayacaksın. Allah rızası için güzel işler yaparak dereceni yükselteceksin.
Umulur ki daha çok yaşayacak, bazılarına (müminIere) fayda, bazılarına da zarar
vereceksin. Allahım! Ashabımın hicretini tamamla ve onları gerisin geriye çevirme.
Acınacak durumda olan Sa'd b. Havle'dir. ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Sa'd b. Havle'nin Mekke'de ölmesine üzülüyordu.
[Sahih]
16460 (11)- Amir b. Sa'd
b. Ebi Vakkas, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e:
"Ey Allah'ın Resulü! Malımın tamamını vasiyet edeyim mi?" diye
sordum: ''Hayır'' cevabını verdi. Ben: "üçte ikisini?" diye sorunca,
Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Ben:
"Yarısını" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını verdi. Ben: "üçte birini?" diye sorunca,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Üçte birı üçte bir de
büyüktür. Kişinin ailesini varlıklı bırakması, insanlara avuç açacak durumda
muhtaç bırakmasından daha hayırlıdır.''
[Sahih]
2. Amr b. el-Kari
- - (-)
16461- Amr b. el-Karı
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Huneyn'e gittiği zaman
hasta olan Sa'd'ı geride (Mekke'de) bıraktı. Ci'rane'den umre için gelince de hastalıktan
bitkin bir halde olan Sa'd'ın yanına girdi. Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü!
Malım var ve varislerim kelaledir. Malımın tamamını vasiyet veya tasadduk
edeyim mi?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını verince, Sa'd: "üçte ikisini vasiyet edeyim mi?"
diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi.
Sa'd:
"Yarısını vasiyet
edeyim mi?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Hayır'' cevabını
verdi. Sa'd: "üçte birini vasiyet edeyim mi?" diye sorunca,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Evet! ama o da
çoktur'' buyurdu. Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü! Muhacir olarak kendisinden
çıktığım yurtta mı (Meke'de mi) öleceğim?" diye sorunca Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Umarım ki Allah ömrünü uzatırı senin
elinle bazı toplulukları öldürürı bazılarını da faydalandırır. Ey Amr b.
el-Kari! Said benden sonra ölecek olursa onu şuraya defndi buyurdu ve eliyle
şöyle işaret ederek Medine yolu tarafını gösterdi.
[Hasen]
Diğer tahric: İbn Sa'd
(3/146), Bezzar (1383) ve Beyhaki, Sünen'de (9/18) rivayet ettiler.
3. İbn Abbas
- - (-)
16462 (1)- İbn Abbas der
ki: Keşke insanlar, malının üçte biri yerine, dörtte birini vasiyet etseydi.
çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Üçte bir çoktur''
buyurmuştur.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(2743) ve Nesai (6/244) rivayet ettiler.
16463 (2)- İbn Abbas der
ki: İnsanların maHarının üçte biri yerine, dörtte birini vasiyet etmelerini
isterdim. çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Üçte bir çoktur
veya büyüktür'' buyurmuştur.
[Sahih]
4. Ebu'd-Derda
- - (-)
16464- Ebu'd-Derda'nın
bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah, vefat
edeceğiniz zaman size malınızın üçte birini tasadduk etti (sadaka vasiyet etme
yetkisini verdi'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Mace
2/904 (2709), Tahavi, Şerhu Meani'l-Asar (4/380), Darekutni (4/150) ve Beyhaki
(6/296) rivayet ettiler. Heysemi (4/212) ravilerden Ebu Bekr b. Ebi Meryem'in
hadisleri kanştırdığını söyledi.
5. İmran b. Husayn
- - (-)
16465- İmran b. Husayn
bildiriyor: "Bir adam ölüm anında yanında bulunan altı kölesini azat etti.
O kölelerden başka hiçbir malı da yoktu. Bu durum Allah Resulü'ne (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ulaşınca köleleri yanına çağırdı ve onları üç gruba ayırdı.
Sonra aralarında kura çekip ikisini azat etti. Diğer dördü köle olarak kaldı ve
onları azat edene ağır sözler söyledi."
[Sahih]
13829 (1)' de tekrar
etmiştir.
16466- Hanzale b. Hizyem
bildiriyor: Dedem Hanife, oğlu Hizyem'e: "Oğullarımı topla. çünkü vasiyet
etmek istiyorum" deyince, Hizyem kardeşlerini topladı. Hanife onlara şöyle
dedi: "İlk önce, şu yetime, cahiliye döneminde ''Mutayyebe'' dediğimiz yüz
deveyi vasiyet ediyorum." Hizyem: "Babacığım! Oğullarının:
''Babamızın yanında vasiyetini kabul ettiğimizi söyler, vefat edince de
vazgeçeriz'' dediklerini duydum" dedi. Hanife: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramızda hakem olsun" dedi. Hizyem:
"Tamam buna razı oluruz" dedi ve Hizyem, Hanife, Hanzale, Hizyem'in
bineğinin terkisine bindirdiği çocukla Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gitmek için yola çıktılar. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanına varınca selam verdiler, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey
Eba Hizyem! Seni buraya getiren şey nedir?'' diye sorunca Hanife: "İşte
bu!" diyerek eliyle çocuğun baldırına vurdu ve şöyle devam etti:
"Bana, yaşlılığın veya ölümün ansızın gelmesinden korktum, o yüzden vasiyette
bulunmak istedim. İlk önce de, şu yetime, cahiliye döneminde ''Mutayyebe''
dediğimiz yüz deveyi vasiyet ettiğimi söyledim." Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) öfkelendi, hatta belirtisini yüzünde gördük. Hz.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oturuyordu. Dizlerinin üzerine kalkarak
şöyle buyurdu: ''Hayır! Hayır! Sadaka beştir. O olmazsa ondur. O da olmazsa on
beştir. O da olmazsa yirmidir. O da olmazsa yirmi beştir. O da olmazsa otuzdur.
O da olmazsa otuz beştir. Daha fazla olursa kırktır.''
Ravi der ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile vedalaştılar. Yetim, yanındaki sopayla bir
deveye vuruyordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "ŞU yetimin sopası ne de büyükmüş. ''Hanzale der ki: Babam beni
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yaklaştırıp: "Benim sakalları
çıkan ve henüz çıkmayan oğullarım var. Bu da en küçükleri, Allah'a onun için
dua et" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eliyle başını
okşadı: ''AIlah seni mübarek kılsın -veya- mübarek kılınasın" diye dua
etti.
Zeyyal der ki:
Hanzale'yi, kendisine yüzü şişmiş bir insan veya memesi şişmiş bir hayvan
getirilirken gördüm. Eline tükürüp "Bismillalı" diyerek hastanın
başına koyarak: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elini koyduğu
yer üzerine" diyor ve sonra o eliyle hastanın başını sıvazlıyordu. Böyle
yaptıktan sonra hastadan şişlik gidiyordu.
[Sahih]
Heysemi (4/210) Ahmed'in
ravilerinin güvenilir olduğunu söyledi.
26600 (1)'de tekrar
edecektir.